Kar

Nilüfer’in meşhur şarkısından esinlenerek atıyorum yazımın başlığını. 2017 Ocak ayı başı itibariyle yağmaya başlayan yoğun kar hayatlarımızı esir alıyor bir süre için. Kar bazen yavaş yavaş acele etmeden bazense sert rüzgarlar eşliğinde ansızın iniyor. Yaşam da böyle değil mi? Bazen zaman akmak bilmez, bazense geriye dönüp baktığımızda nasıl geçtiğine inanamayız.

Elinde kahvesi ile lapa lapa yağan karı izlemeye koyulan eşimin fotoğrafını çekmeye çalışıyorum. Aklından geçenleri kestirmek çok güç insanın bu anlarda. Dışarının buz kesen ayazından içerinin sıcacık üzerinde su damlaları birikmiş olan cam koruyor benliğimizi. Kar oradan oraya savrularak benliklerimize işlemek istiyor sanki. Değiştirmek istiyor bizleri yavaş yavaş.

Her kar yağışında çocukluğuna dönmek isteyen yalnızca ben miyim? Yalnızca ben miyim o bembeyaz saflığın kucağına tekrardan kendini atmak isteyen?

Geçmişin içimizde saklı olan kristal parçalarına mı kavuşmak için can atıyor yoksa her düşen damla? Ağır ağır..

Artık yavaş yavaş inanmaya başladım Tanrı’nın bir hediyesi olduğuna yağan karın. Yeryüzüne yayılan kötülüğün, samimiyetsizliğin ve çıkarcılığın üzerini geçici bir süre de olsa kaplamak için iniyor sanki yeryüzüne. Bir süreliğine örtüyor pisliğin üzerini bembeyaz bir örtü, cömertçe.. Kısa bir mola insaoğluna. Düşünmek ve kendini sorgulamak için. Durmak ve yeniden hissetmek için. Canlanmak ve yeniden ayağa kalkmak için. Düşen her damla cesaretle kaplıyor eksik atan kalplerimizi.

İçimizin pencereleri sabırla açılmak için bekliyor. Açılmak ve yer değiştirmek için dışarıdaki temiz hava ile. Korkuyor musunuz yoksa? Belki de penceresini hiç açmayanlardansınızdır, kimbilir..

Taşıyabilecek miyiz bilemem üzerimize yağan o yükü altında ezilmeden? Yapraklarımız dayanıklı mı kaldırabilmek için? Eriyip damla damla toprağa kavuşmadan kar taneleri, içimize çekebilecek miyiz bize getirdiği saflığı?

Ne zaman kar yağsa kendi içime doğru yeni bir seyahate çıkarım değişmek ve yenilenmek için. Eskinin yerleşmiş pisliklerini alıp gitsin isterim. Tanelerini hunharca ordan oraya savuran rüzgarın bendeki eskileri de uçurup savurmasını isterim. Yeniden güneşi gördüğümde damla damla toprağıma işlemesini isterim güzelliklerin.

Kar..

İnce ince yüreğimize yağar sanki her kış..