İsviçre Alpleri
- Ahmet Yagci
- 16 Ağu 2022
- 4 dakikada okunur
İsviçre doğasıyla, dağları, gölleri, nehirleri, yemyeşil kırsalı ve tüm güzellikleri ile bir insanı yeniden yaratır sanki. Özellikle ülkenin tam ortasında yer alan Alp Dağları bölgesinde insanın aldığı her nefeste sarhoş olmaması imkansızdır. Pamuk gibi beyaz bulutlar mavi gökyüzünde öbek öbek dolaşırken, heybetli ağaçlar uzanır boylu boyunca. Yemyeşil çimenlerin arasından patika yollar geçer. Toprağın kokusu bile yeter cırcır böceklerini canlandırmaya. Patika yollarının kenarlarına rengarenk çiçekler sıkıştırmıştır doğa insanlar yürürken sıkılmasın diye. İlkbaharda bir papatya dalından onlarca çiçek fışkırır. Ağaçların aralarına doğru ilerlerseniz ara ara yeşil ve sarı karışımı ot yığınları çıkar karşınıza. Çeşit çeşit yeşillik, sanki hepsi keşfedilmeyi bekleyen yeni bir tür gibi gelir insana, heyecanlanırsınız. Tabure misali taşlar vardır yer yer. Yorulduğunuzda üzerlerine oturup ayaklarınızı uzatırsınız. Ne şekli ne de şemali bellidir ama size dünyanın en rahat koltuğu gibi gelir. İnekler otlar alabildiğince geniş bir alanda. Ara sıra taşların üst üste yerleştirilip özenle yapılmış evler karşınıza çıkar. Her birinin içerisinde farklı farklı hayatlar vardır. Kışın ise Alp Bölgesinin üzeri bembeyaz karlarla kaplanır ve tüm bu güzellikleri örterek gizler adeta.

İsviçre dört mevsim de ziyaret edip, her ay farklı bir güzelliğin keyfini çıkarabileceğiniz bir ülkedir. Özellikle boylu boyunca uzanan Alp Dağları ve çevresinde yer alan irili ufaklı köyler muhteşemdir. Yeni bir yılı karşılamayı beklediğimiz Aralık ayı boyunca, Ocak ve Şubat aylarında ise Alpler tam bir görsel şölen. Bembeyaz örtü ile kaplanmış dağın zirvelerine teleferiklerle çıkabilir, kayak kayabilir, şirin kafelerde camdan dışarıda yağan kar damlalarını izleyerek çıtır çıtır yanan şöminenin karşısında sıcak çikolatanızı yudumlayabilir, arkadaşlarınızla keyifli sohbetler yapabilirsiniz. Alp dağlarında yükseklerde ilahi bir melodi ile kulaklarınıza çınlayan sessizliğin kollarına bırakıp kendinizi, ruhunuzun en ince köşelerine girmesine müsaade edip, adeta bir terapi seansı misali huzur bulabilir ve iç sesinizi dinleyerek hayaller kurup, planlar yapabilirsiniz.
İstanbul’dan İsviçre’ye uçak ile ulaşım için farklı lokasyonları tercih edebilirsiniz. Zürih, Basel veya Cenevre direk uçuş ile ülkeye girebileceğiniz şehirler. Gezinizi sadece Alpleri ziyaret için kurgulamak isterseniz Zürih veya Cenevre’yi tercih edebilirsiniz. Her ikisinden de çok hoş tren yolculukları ile Alperin merkezine ulaşmanız mümkün. İsviçre Alpleri öncesinde tercihimizi Zurih’den yana yaparak ülkeye giriş yapıyoruz. Kısa bir şehir turu yaptıktan sonra tercihimizi tren yerine araba kiralamaktan yana kullanıyoruz. Bunun temel nedeni araba ile gezmenin verdiği özgürlük. Yol üzerinde irili ufaklı çok hoş köyler ve görsel manzaralar olduğu için canınızın istediği yerde durabilir, kartpostal misali fotoğraflar çekebilir, yerel restoranlarda mola vererek farklı tatlar keşfedebilirsiniz. Araba kiralamanın bir avantajı da Alplere çıkmadan önce çevresinde bulunan çok hoş birkaç köyü ziyaret etmek.
Interlaken
GPS koordinatlarına Interlaken yazarak yolculuğumuza başlıyoruz. Burası Alp Dağlarının meşhur kasabalarına çıkış için tercih edilen bir merkez olarak birçok lüks otele ev sahipliği yapıyor. Thuner ve Brienz göllerinin tam arasından geçen Aare ırmağının yanında yer alıyor. Eğer araba yolculuğu yapıyorsanız GPS’in size önereceği farklı rota alternatiflerine dikkatli bakmanızı öneriyoruz. En kısa yolu tercih ederken başladığımız yolculuğumuzda Interlaken’e varmak için seçtiğimiz yolun Alplere çıkarak tekrar iniş yapacağımız kestirme bir yol olduğunu bilmeden ilerliyoruz. Alplerin müthiş doğası bizi karşılıyor, bununla birlikte gece yavaş yavaş yaklaşmakta ve hafiften bastıran kar yağışı ile birlikte dar yollardan sarp virajlardan seyahat eden tek tük araç ile birlikte yavaş yavaş inerek gezimize ayrı bir heyecan katıyoruz. Bu noktada tavsiyemiz Alp Dağlarında araç kullanacaksanız mutlaka tecrübeli olmanız. Konaklamak için Interlaken’in hemen yanında yer alan ve Aare ırmağına komşu bir küçük oteli tercih ediyoruz. Geç bir vakit giriş yaptığımız otelde odamıza yerleşip, gecenin sessizliğinde ve ay ışığının aydınlattığı yakamoz eşliğinde nehir kıyısında dinleniyoruz.
Brienz ve Thun
Ertesi gün için Alplere çıkmadan önce iki küçük sevimli kasabayı mutlaka görmek istiyoruz. Bunlardan ilki Brienzer gölünün kenarında küçük ve sevimli bir kasaba olan Brienz. Gölün rengi Alpler’den gelen su ile muhteşem. Brienz’in içerisinde yer alan evler oldukça özenli, tertemiz ve bakımlı. Pencerelerinin önünde rengarenk çiçekler konmuş evler çok hoş. Sokaklar oldukça düzenli. Bir kahve molasının ardından Thun’a doğru ilerliyoruz. Thun da mutlaka görülmesi gereken müthiş güzel bir kasaba. İsviçre Alplerine gelmişken planımıza bir gün daha ilave ederek bu göller bölgesinin keyfini çıkarıyoruz.
Murren & Wengen
Interlaken merkezden teleferik ile ziyaret edebileceğiniz irili ufaklı birçok köy ve kasaba yer alıyor İsviçre Alplerinde. Bunların başında ziyaret edebileceğiniz iki kasaba Murren ve Wengen. Sıra sıra uzanmış, karlı Alp Dağlarının güzelliğini soyasıya yaşayabilirsiniz bu köylerde. Teleferiklerde ellerinde kayak ekipmanları ile kayak yapmak üzere tepelere çıkmakta olan bir sürü sporsever göreceksiniz. Meraklıları dünyanın dört bir yanından bu pistlere akın ediyor. Kayak sporu ülkemizde nispeten pahalı ve zor bir dal olsa da burada yerel halkın yaşamının bir parçası olduğunu anlıyorsunuz. Kış sporlarına ilgi duymuyorsanız bile Alp dağlarının keyfini yürüyüş yaparak, kafelerde dinlenerek, hediyelik eşya dükkanlarını gezerek veya restoranlarda farklı doğal tatların keyfini sürerek zaman geçirebilirsiniz.
Jungfrauch
Jungfrauch İsviçre Alplerinin ve Avrupa’nın zirvesi. Interlaken’den Lauterbrunnen’e arabayla gidip buradan yapacağınız bir dağ treni yolculuğu ile Avrupa’nın yaklaşık 3500 mt olan zirvesine çıkış yapabilirsiniz. Dağın zirvesine doğru yapacağınız tren yolculuğu muhteşem ve zirvede bir gözlem terası mevcut, kendinizi bir başka hissedeceksiniz.
SEYAHAT İPUÇLARI
İsviçre’ye seyahat etmeniz için Schengen Vizesi almanız gerekiyor. Seyahatinizi kış ayları için planladıysanız yanınıza mutlaka kalın kıyafetler, sağlam bir kar botu alabilirsiniz. Yaz aylarında ise rahat bir yürüyüş ayakkabası ve rahat kıyafetler yanında yağmurluk almanızda da fayda olacaktır. İsviçre hayvancılık açısından çok iyi, doğal ortamlarında beslenen ineklerin taptaze sütünü tadabilir, doğal sütten yapılma çeşit çeşit peynirlerden tadabilir, peynirin eritilmesi ile yapılan meşhur fondü’nün tadına bakabilirsiniz. Ayrıca çok lezzetli olan İsviçre çikolatalarından da mutlaka yemeli ve dönüş için yanınıza almalısınız. Kış sporlarına düşkünseniz Alplerin bir cennet olduğunu söylemek gereksiz olacaktır. Mükemmel kayak pistleri yer alır.
YAPMADAN DÖNMEYİN
Alp dağlarının eteklerinde yer alan köyleri ziyaret edin
Teleferikle Alp dağlarına çıkın
Kayak yapın
Kafelerde sıcak içeceklerle şöminenin karşısında içinizi ısıtın
Dağların zirvesinde bir otelde konaklayın
Avrupa’nın zirvesi Jungfrauch’a çıkın
Kartopu oynayın
Bol bol fotoğraf çekin




Yorumlar